Unutuldu sanki bütün sorunlar.
Yoksa çözülmüş olabilir mi bütün problemler?
Gir-çık herkesin ağzında bir müdürlük sakızı.
Nasıl atanacaklar, kimi aracı yapacaklar, onlar olmazsa koltuklara kimler gelecek v.s.
***
Her zaman kendilerinden övgüyle bahsettiğim “muhafazakâr müdürlerimiz” bu günlerde pek telaşlılar.
Adamların geceleri uykuları kaçıyor.
Huzursuz ve sıkıntılılar.
Rahatları kaçtı.
Uğruna birçok şeyi feda ettikleri koltukları altlarından çekilmiş durumda.
Şimdi yeniden o koltuklara oturma gayreti içindeler.
Sabah akşam konuştukları bu.
Okullardaki eğitimin kalitesi umurlarında değil, nasıl olsa sistem yürüyor.
Sendika değiştirme birinci öncelikleri.
Önceden “sarı” dedikleri sendikaya katılmak için şimdi neredeyse yalvaracaklar.
Onur, şeref, dava ayaklar altında, makamı korumak için nasıl olsa her yol mubah.
Altını çizerek söylüyorum; Milli Eğitim, muhafazakâr müdürlerden acilen kurtulmalı.
Onların mevcudiyeti devam ettiği müddetçe eğitim sahasında hiçbir değişim ve dönüşüm programının başarılı olma şansı yok.
Dolayısıyla müdürlüklerini iptal ederek sınıfa sokmak en geçerli yol.
Böylece belki yeniden öğretmen olduklarını hatırlarlar ya da dilekçelerini verip emekli olurlar.
Muhafazakâr müdürlerle hiçbir işin yürümeyeceği çok açık olarak ortaya çıkmıştır.
Camianın ihtiyacı; çalışkan, dinamik ve değişime açık, gelişimci müdürlerdir.
Bakanlık bu zihniyetin eline geçerse hiç şüpheniz olmasın ilk yapacakları işlerden biri andımız dedikleri ve kutsallık atfettikleri lakırtıyı yeniden mecburi hale getireceklerdir.
Söz buraya gelmişken sadece eleştirmeyelim, öneri de getirelim diye bir şeyler yazalım.
Müdür atamaları nasıl olmalı?
1-Her şeyden önce Milli Eğitim’de müdür olabilmenin tek kriteri öğretmenlik olmalıdır. Ne sınav ve ne de mülakat adaletli bir yöntem değildir. Mademki aslolan öğretmen olmaktır, öyleyse müdürler öğretmenlerden seçilmeli.
2-Müdürü beraber çalışacağı arkadaşlarının seçmesi en doğru yoldur. Bu münasebetle öğretmenler okullarında üç ismi İlçe MEM’e göndermeli onlar da en liyakatli olanını İl MEM’E göndermelidir.
Müdür atamalarında kesinlikle sendika, belediye başkanları, siyasi partiler veya iktidar partisinin tavassutu ile iş görülmemelidir.
Eğitim, ülkemizin en özgür sahası olmalıdır.
Vesayeti hiç kaldıramaz…
