Neden yürüyor? “Bırak gel, ne istiyorsan senin dediğin gibi olsun.” dense ne isteyecek? Bir dönem ülkeyi ateşe veren geziciler ne istemişti? “Adalet” afişi elinde neden iğreti duruyor? Neden; “Tek başıma olsa da yürüyeceğim.” dedi?

Kimin kime göre terörist olduğunun akşam sabah değiştiği bir coğrafyaya duyarsız kalmayan ülkesinin boynuna, “teröre destek olan ülke” yaftasını asmak için, hainlikte sınır tanımayanların amacına hizmet eden bir milletvekilinin, yasalarımıza göre hainlikle yargılanıp cezalandırılmasına tepki olarak yürüyor. Mit tırlarını durduranın, FETÖ olduğunu unuttuk mu siz yürüyünce? Adalet konusunda sadece şimdi mi problem yaşanıyor, daha önce neden yürümediniz?

Yollarda adalet arayan genel başkana göre ülkemiz, yabancı ülkelerde, kendi menfaati için hiçbir çalışma içine giremez, ülkesinin menfaati için strateji belirleyemez. Vekâlet savaşlarının yapıldığı, safların sürekli değiştiği, emperyalist devletlerin açıktan terör gruplarına silah verdiği bir dönemde, bizim ana muhalefet liderindeki ufka bakar mısınız? Kılıçdaroğlu bu kafayla ABD’de olsa bir ömür eve giremez, yürümek zorunda kalırdı. Suriye’de asker bulunduran altmış üç ülke neden orada acaba?

Yürüyüş amacına ulaşırsa ne olacak? FETÖ’ye yardım etmek ve ülkenin askeri sırlarını açıklamak suç olmaktan çıkacak. Vekil olmak, suç işleme imtiyazı elde etmek olarak kullanılacak. Mahkeme kararları sokaklarda yürüyerek değiştirilebilecek. Basın özgürlüğü, ülkesine ihanet için kullanılacak. Yürümekten amaç bu mudur?

Bu hali ile Sn. Kılıçdaroğlu; referandum yenilgisi ve “ya aday ol ya da çekil” resti ile sıkışmanın çaresizliğine, mahkeme kararını bahane ederek kendini sokağa atmış görüntüsü veriyor. Tek çare gerginlik üzerinden yürümek ve toplumu kışkırtmak olunca, bu yürüyüş zahmetli bir spor olmaktan öteye geçmeyecektir.

Keşke şehitler için yürüyebilseydiniz.

 Keşke size eşlik edenler, FETÖ’den işlem görenler değil, şehit aileleri olsaydı.

Keşke, bir kerecik darbecilere karşı milleti yanınıza alarak yürüyebilseydiniz.

Keşke yürüyüşünüz; düşmanlarımızı ve FETÖ teröristlerini değil de milletimizin yüzünü güldürebilseydi.

Keşke, daha çok yatırım adına hükümete baskı için yürüseydiniz.

Keşke, emperyalist ülkelerin oyunlarını bozmak için, Filistinliler için, Afgan halkı için yürüyebilseydiniz.

Her şey bu kadar açık ortadayken bu yürüyüşünüzle; çaresizliğinizi, ufuksuzluğunuzu, milletin değerlerine yabancılığınızı, güç odaklarına selam duruşunuzu, millettin nezdinde bir kıymetinizin olmadığı gerçeğini saklayamayacaksınız. Evinize dönün, boşuna yollarda heba olmayın. Tek bir işe yarayabilir bu yürüyüş, belki yollarda güçlü bir çatı aday bulursanız kendinizi şanslı sayın.

Talat YAVUZ

Eğitim Bir Sen İstanbul 4 No’lu Şube Başkanı