İlköğretim okullarından, ortaöğretim okullarına geçiş sisteminde 2010 yılında yapılan değişiklikle, ülkedeki bütün ortaöğretim okulları sınavla öğrenci almaya başlamıştı. Bu sistemin, hem öğretimsel açıdan, hem disiplin, hem de öğrenci velilerine getirdiği ek mali külfet anlamında olumsuz olacağını o dönemde çeşitli platformlarda yazmış ve dile getirmiştik (Damar, 2010). Aradan geçen beş yılda, sistemin işleyişi sonucu liselerin TEOG puanlarına göre sıralandığını, 400 puan ve altı puanlarla öğrenci alan liselerde başarı oranının düştüğünü, aynı şekilde bu liselerdeki disiplin olaylarının arttığını, velilerin, öğrencilerin evlerinden uzak okullara yerleştirilmesi sonucu servis parası ve yemek parası gibi ek masrafları ödemek zorunda kaldıkları, düşük başarı düzeyindeki okullarda görev yapan öğretmenlerde motivasyon düşüklüklerinin oluştuğu ve bir bütün olarak ortaöğretim sisteminin tıkandığını yaşayarak, gördük. Ortaya, eski sistemde yine başarı oranı yüksek olan fen liseleri, sosyal bilimler liseleri ve her ilde sayısı 3-5 taneyi geçmeyen başarılı Anadolu liseleri, çıktı. Geriye ise bir bütün olarak başarısı düşük ortaöğretim okulları kaldı. Bu olumsuz sonuçlar AKP’nin de dikkatini çekmiş olmalı ki, 1 Kasım seçimleri öncesi hazırlanan seçim beyannamesinde eski sisteme dönüleceğine dair işaretler görülüyor. Seçim Beyannamesinin (AKP, 2015), “Nitelikli Eğitim” başlıklı bölümünde; “En iyi okul eve en yakın okuldur, ilkesi hayata geçirilecek ve aileler üzerinden önemli bir külfet kaldırılmış olacaktır.” cümlesi yer alıyor. Halen yürürlükteki okula kayıt sistemine göre, ilkokul ve ortaokullara öğrenci kaydı, adrese dayalı kayıt sistemine göre yapıldığına göre, bu cümleden, ortaöğretim sisteminde de adrese dayalı kayıt sistemine geçileceğini çıkarmak mümkün. Eski sistemden, Türkiye’nin eğitimde uluslararası ölçütlere göre başarı sıralamasını daha üst sıralara çıkarmak amacıyla vazgeçilmişti ancak gelinen aşamada bugünkü sistemin başarıyı arttırmadığı gibi daha farklı sorunlara yol açtığı da görülmüş oldu. Bizce de, ortaöğretime geçecek öğrencilerin % 2-3 kadarını sınavla alıp, diğer öğrencileri de adrese dayalı kayıt sisteminin gereği olarak evlerine en yakın okula ya da öğrencinin isteğine göre liselere kaydetmek en doğru yöntem gibi görülüyor. Umarız AKP’nin bu vaadi yeni kurulacak Hükümetin programına da yansır. Kaynaklar AKP, (2015). 1 Kasım 2015 Genel Seçimleri Seçim Beyannamesi. http://www.akparti.org.tr/site/dosya/59647 Erişim Tarihi: 07.11.2015 Damar, A.(2010) Liselerin Anadolu liselerine dönüştürülmesi. http://blog.milliyet.com.tr/liselerin-anadolu-liselerine-donusturulmesi/Blog/?BlogNo=252436 Erişim Tarihi:07.11.2015