Son zamanlarda toplumu yozlaştırma yolunda şer ittifakları çok ciddi işbirliği yapmaktadır. Müslümanlar bu şer odaklarına karşı birlik, beraberlik ve kardeşlik şuurunu ön plana çıkarmalı ve sıkı sıkı sarılmalıdır.

Şer odakları İslam’ı yozlaştırmak için şu temel esaslar üzerinden Tahribata çalışmaktadır:

1.      İlmi İtibarsızlaştırmak

 Eskiden İlim öğrenmek zordu, ilme talep fazlaydı. Şimdi ise ilme ulaşmak kolay ancak talep azaldı. Materyalist felsefe ilim kelimesinin manasını itibarsızlaştırmaya çalışmaktadır. Sözüm ona fikirlerini “bilim” ile dile getirenlerin sözleri itibar görürken, ilmi cihetle dile getirilen fikirler sanki kanıtsızmış gibi pek itibar görmüyor. Sebebi ise ilmin itibarsızlaştırma çalışmasıdır.

2.      Âlimi İtibarsızlaştırmak

 İslam’ı ve Müslümanları yozlaştırmanın 2. alanı ise Âlimi itibarsızlaştırmaktır.

 Toplumda ne kadar Gönül insanı Âlim varsa tek tek itibarsızlaştırma operasyonuna uğramaktadır. Bu bilinçli politikanın sebebi ise manidardır… Hiç şüphesiz itibarsızlaştırmak öldürmekten beterdir. Allah'ın davasını yeryüzünde hâkim kılmak isteyen gönül ehli, hiçbir maaş almadan hatta kendi cebinden nice harcamalar yapan, hiçbir maddi menfaat gözetmeden İslam’a hizmet etmeye gayret eden İslam âlimleri birer birer itibarsızlaştırılmaktadır ve maalesef “Allah, kitap” sözünü dilinden düşürmeyen saf Müslümanlardan bu itibarsızlaştırma politikalarını yürüten içimizden gibi görünüp aslında bizden olmayan nifak ehlinin değirmenine su taşımaktadır.  Dünya çapında baktığımızda Abdülkadir Molla idam edildi. Yusuf el Kardavi hapse mahkum edildi, isnat edilen suçlar ise trajikomik… Yine kendi ülkemizde hayatını İslami hizmetlere adayan Hasan Akar itibarsızlaştırmaya çalışılıyor… Ardından İhsan Şenocak hoca itibarsızlaştırmaya çalışıldı. Nureddin Yıldız Hoca hedef tahtasına konularak kes-kopyala cümleleri ile Bektaşi olayında olduğu gibi sözleri kırpılarak, önü arkası sorgulanmadan medyaya servis edildi ve maalesef muhafazakar kesimden dahi ciddi tepkiler aldı. Oysa söz konusu sohbetin başından sonuna tamamen ayet ve hadis kaynaklı konuştuğu aşikardır. Kadir Mısıroğlu eksiğiyle fazlasıyla tarih ve hukuk alanında ciddi çalışma yapan ender kişilerdendir. Ancak Hedef tahtasından hiç düşmedi ve itibarsızlaştırılmaya devam edilmektedir. Şer odakları işini yapıyor. Peki, biz Âlimlerimize ne kadar sahip çıkabiliyoruz? Âlimler Peygamber varisleridir Âlimi çürütmekle, itibarsızlaştırmakla toplumun önderliğini yapacak, Gönül öncülerini ortadan kaldırmak ve istedikleri gibi at koşturmayı amaç edinmişlerdir.

3.      Kitapları İtibarsızlaştırmak

 Farkındaysanız son zamanlarda özellikle hadis kitapları üzerinden çok ciddi manada tartışmalar yaşanmaktadır.  Sahih- şüpheli- hurafe gibi kavramlarla hadisler üzerinden, Aslında Peygamber Aleyhisselam'a saldırmaktadırlar. Doğrudan Peygamberi itibarsızlaştırmak zor olduğundan, hadisi şerifleri itibarsızlaştırmaya, tartışılır hale getirmeye çalışmaktadırlar. Kuran bize yeter deyip, Peygambersiz bir din topluma aşılandırmaya çalışmaktadırlar.

4.      Dili Yozlaştırmak/İtibarsızlaştırmak

Kullanılan dil materyalist dil olunca, ilim cihetinde anlamlandırma eksik olacaktır. Dil devrimi, dilin yozlaştırılması ve ilim dili olan Arapçayı itibarsızlaştırma yolunda atılan ilk adımdır. Bugün Müslümanları dil üzerinden ciddi manada yozlaştıracak tabirler, kullandıkları eşyalardan tutun giydikleri elbiselere kadar, bir Müslümanın ağzına alamayacağı kelimeler tişörtlerin üzerine eşyaların üzerine yazılmıştır ve Müslümanlar bunları sorgulamadan kullanmaktadırlar.

5.      Gençleri Yozlaştırmak/İtibarsızlaştırmak

 Gençlerimizi yozlaştırmak kendi milli ve manevi değerlerine karşı yabancılaştırmak için şer odakları ciddi manada çalışmaktadırlar. Bilinmelidir ki gençliği olmayan bir dava yok olmaya mahkûmdur. Bedir Savaşı'nda Uhud Savaşı'nda gençlerin rolünü unutmamak gerekir. Bugün İslam'ın, ilmin, alimin, kitapların itibarsızlaştırılması başlı başına gençlerin bunlardan uzaklaşmasına sebep olmaktadır. Onun için gençler üzerinde çalışmaktadırlar. Müslümanlar basiretli ve ferasetli olmalıdır. İlmine, alimine, kitaplarına, diline,  gençlerine ve kültürlerine sahip çıkmalıdırlar.  Aksi takdirde yarın dövecek dizlerini bile bulamayabilirler. Yarın çok geç olmadan bugünden tedbir almak gerekir  vesselam…

 Adnan Kalkan

Psikoterapist

Aile ve Eğitim Danışmanı