MEB’in 900 bini bulan devasa teşkilatının bir parçasıdır ücretli öğretmenler. Ücretli öğretmenlik sorunu sistemin kendisinden kaynaklanan bir sorun olmakla birlikte MEB’de istihdamı sağlayan ve açığın kapatılması için de oldukça önemli bir uygulamadır.

Ancak Asgari ücretin artmasıyla birlikte Ücretli öğretmenlik tamamen köle düzenine dönüştü maalesef.

Ücretli öğretmenlerin aldığı para asgari ücretin altındadır. Ayrıca hiç bir garantisi olmayan bir sabah okula gittiğimizde “kusura bakma hocam kadrolu öğretmenimiz ücretsiz izinden dönme kararı aldı” veya “sizden memnun değiliz güle güle” vb şeyleri duyma tedirginliği yaşamaktadırlar.

Meselenin diğer yönü de ücretli öğretmen sıkıldığında veya başka iş bulduğunda eğer kibarsa mazeretini bildirerek “ hoşçakalın” diyebilmekte herhangi bir kaygı taşımıyorsa okula bile gelmeden bırakabilmektedir. Ancak biz aradığımızda durumu öğrendiğimiz durumlar da olabilmektedir. Bu konuda da belli standartlar sağlanmalıdır.

Okullarda Ücretli Öğretmenlere;

*Ücretli Öğretmen çalıştırıyoruz ama Asgari ücret kadar bile ücret vermiyoruz.

  • Nöbet ücreti veremiyoruz ama nöbet yazıyoruz. Nöbet yazıyoruz ama sorumluluk veremiyoruz. Bazı okullarda ücretli öğretmen sayısı çok. Mutlaka nöbet yazmadan olmuyor. Ücretli öğretmenlere sınırlama getirilmeden tuttukları nöbete ücret ödenmelidir. Ücretli öğretmenlere nöbet sorumluluğu da mevzuatla verilebilmelidir.
  • Sınıf öğretmenliğini veremiyoruz. Ama vermek zorundayız. Zorunlu olarak sınıf öğretmenliği vereceksek ücrette ödemeliyiz.
  • Sosyal Etkinlik ve kulüp görevi için ücret ödemiyoruz ama kulüp çalışmaları yapmak zorundayız. Kadrolu öğretmen veya ücretli öğretmen ayrımına gerek olmadan yasal düzenlemeyle sosyal kulüp verilirse ücret ödenmesi sağlanmalıdır.
  • Resmi tatiller veya Kar tatilinde kadrolu öğretmene ücret ödüyoruz. Ücretli öğretmene ücret ödeyemiyoruz. Ama yapılamayan derslerin telafisiniz de istiyoruz. Bu insanların sabit maaşı olmadığı için girdiği dersten alacağı ücrete göre hayatını idame ettirmektedirler. Zorunlu tatillerde ücretleri ödenmelidir.
  • Kadrolu öğretmende ders saatine bakılmaksızın ders verirken Yüz yüze yapılan açık lise derslerini ücretli öğretmene veremiyoruz.

*Destekleme ve yetiştirme kurslarının ücretinin normal ek dersin iki katı olmasından sonra Yüzyüze eğitim derslerine öğretmen bulunmakta zorluk çekilmektedir .Bu dersler ücretli öğretmenlere on saat sınırı olmadan verilmelidir.

  • Ücretli öğretmenler toplamda 30 saatten fazla derse giremezken kadrolu öğretmen otuz saat haftalık on saat destekleme ve yetiştirme toplamda 40 saat derse girmektedir. Performansı yeterli ise ücretli öğretmende günlük sekiz saatten haftalık 40 saat derse girebilmelidir.

Bazı okullarda kadrolu öğretmenlerimiz ihtiyacı olduğu halde ancak maaş karşılığı derse girebilmektedir. Bu öğretmenlerde istekleri ve yetenekleri doğrultusunda öğrencilerle sosyal aktivite yapabilmeli ve ücret alabilmelidirler.

Yapılması gereken Kadrolu öğretmenlere verilen ek ders ücretinin de hak ettiği değeri bulmasıdır.

Bu kadar sorunu çözmek hiç de zor olmasa gerek.

Eğitimde kalite istiyorsak eğitimin her bir birimine kaliteyi getirmek zorundayız.

Eğitim Bir Sen İstanbl 4 Nolu Şube Tuzla Temsilcisİ

Yazı Dizimizin Bir Sonraki Bölümü: "Destekleme ve Yetiştirme Kursları"