Berâet Kandili
Kameri aylardan Şaban ayının on dördüncü gününü on beşinci gününe bağlayan gece ‘’Berâet gecesi’’dir.
Bu geceye, bereketli ve feyizli bir gece olması nedeniyle ‘’Mübârek’’, kulların ihsana kavuşması nedeniyle ‘’Rahmet’’, kulların günahlarının affolunması ve temize çıkmaları nedeniyle ’’Berâet’’, geceyi iyi değerlendiren kulların seçilerek Salih kullar arasına alınması sebebiyle ‘’Berâe’’ veya ‘’Sakk’’ adı da verilir.
Bu gecenin önemi ve özellikleri nelerdir? Tefsirlerde Ku’an-ı Kerim’in, Levhi Mahfuz’a bu gece indirildiği bildirilmektedir.
Bu gecede önemli işlerin seçimi ve ayırımı yapılmaktadır. O sene de olacak olan şeyler, ameller, rızıklar, ömürler, ölüm sebepleri.. Levhi Mahfuzda yazılmaktadır.
Bu gecede Peygamberimize şefaat yetkisinin tamamı verilmiştir. Bu yetkinin üçte biri Şaban’ın on üçüncü günü, üçte biri Şaban’ın on dördüncü günü, geri kalan üçte biri de Şaban’ın on beşinci günü verilmiştir.
Bu geceyi ibadetle geçirenlere yardımcı olması amacıyla Allah tarafından melekler gönderilir.
Bu gecede yapılan ibadetlerin fazileti büyüktür. Bu gece af ve bağışlanma gecesidir.
Anne ve Babasını incitenler, büyücüler, başkalarına kin besleyip düşmanlık duyguları taşıyanlar, içki düşkünleri bu gecenin faziletinden yararlanamazlar.
Bu konudaki hadis-i şeriflerden bazıları şöyledir:
‘’Şaban’ın 15. gecesini ibadetle, gündüzünü de oruçla geçirin! O gece Allahü teâlâ buyurur ki: ‘Af isteyen yok mu, affedeyim. Rızk isteyen yok mu, rızk vereyim. Dertli yok mu, sıhhat, afiyet vereyim. Ne isteyen varsa, istesin vereyim.’ Bu hâl, sabaha kadar devam eder.’’ [İbni Mace]
‘’Bu gece Şaban’ın on beşinci gecesidir. Allah Teâlâ bu gecede Benu Kelb kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısınca insanları Cehennem’den kurtarır. Ancak kendisine şirk koşanların, Müslümanlara karşı kin ve düşmanlık besleyenlerin, akrabalarıyla münasebeti kesenlerin, gururlu ve kibirlilerin, ana-babasına asi olanların ve içki içmeye devam edenlerin yüzüne bakmaz..’’ (Buhari, et-Tergib ve’t-Terhib,II/118)
‘’Şaban ayının yarısı (Berâet gecesi) gelince; gecesini namazla, gündüzünü oruçla geçiriniz. Cenab-ı Allah o gece güneşin batmasıyla dünya göğüne iner ve şöyle der; ‘Benden af dileyen yok mu; onu affedeyim. Rızık isteyen yok mu; rızık vereyim. Şifa dileyen yok mu; şifa vereyim.’’ (Tirmizi, Savm,38)
Kur’an-ı Kerimde Duhan Suresi (1-7) âyetlerinde şöyle buyurulur; ‘’Hâ Mîm. Apaçık olan kitab’a andolsun ki, biz onu mübârek bir gecede indirdik. Şüphesiz biz insanları uyarmaktayız. Katımızdan bir emirle her hikmetli iş o gecede ayırt edilir. Eğer kesin olarak inanıyorsanız, Rabbinden; göklerin, yerin ve bu ikisi arasındakilerin Rabbinden bir rahmet olarak biz peygamberler göndermekteyiz. O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.’’
Ayette geçen mübârek geceden maksat; ‘’Berâet Gecesidir’’ Kur’an bu gecede, yedinci semadan dünya semasına indirildi. Kadir gecesinde ise ilk kez Peygamberimize (s.a.s.) indirilmeğe başlandı.
Peygamber Efendimizden Berat Gecesi'ne özgü özel bir dua nakledilmez. Ancak Hz. Ayşe (r.a.) Peygamber Efendimizin (s.a.s.) Berat Gecesi kıldığı namazın secdesinde şöyle dua ettiğini anlatıyor:
"Allah’ım! Gazabından rızana sığınıyorum. Cezandan affına sığınıyorum. Allah’ım! Sen’den yine sana iltica ediyorum. Sana yaptığım senayı (övgüyü), senin kendine yaptığın sena ölçüsünde yapmaktan âciz olduğumu itiraf ederim. Sen’in komşuluğun ve yakınlığın azizliktir. Sen’in sena ve övülmen yücedir. Sen’in ordun mağlup edilemez. Sen, vaat ettiğin şeyde, vaadinden dönmezsin. Sen’den başka ilah, senden başka mabud yoktur." (Müslim, salât,222)
Berâet Kandili olan bu gece de neler yapılmalıdır? Mümkünse gündüzünü ve ertesi günü oruçlu geçirelim. Özellikle Yatsı ve Sabah Namazlarını cemaatle kılalım ki, geceyi sabaha kadar ibadet etmiş sevabı alalım. Bol-bol kaza namazı kılıp tövbe istiğfar edelim. Çevremizdeki fakir, yoksul kimsesizlerin elinden tutalım. Sadakalar verelim. Birlik ve beraberliğimizi, dostluk ve kardeşlik duygularımızı güçlendiren geleneksel kandil kutlamalarımızı, güzel hasletlerimizi devam ettirelim.
Berâet Kandilinin Aziz Milletimize ve tüm İslâm âlemine hayırlara vesile olmasını Cenabı Allah’tan niyaz ederim.
Abdullah YADİGAR-30-04-2018