Eda AKTAŞ
İzmir
Eğitim öğretim döneminin açılmasına günler kala, eğitimciler ulaşım fiyatlarının kendilerini zorladığını söyledi. Yoksulluk sınırının altında maaş alan öğretmenler toplu ulaşımda biniş fiyatlarının düşürülmesini istedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi kent içi toplu ulaşım ücretlerine 1 Ağustos tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde zam yaptı. Belediyeye ait toplu taşıma araçlarında 8.78 TL olan tam ilk biniş 13 TL’ye, indirimli (60 yaş ve öğretmen) ilk biniş 11.50 TL, öğrenci bileti 5 TL’ye yükseldi. Tam birinci aktarma 6.52 TL, indirimli 5.76 TL, ikinci aktarma tam 3.28 TL, indirimli ise 2.88 TL olarak belirlendi.
Artan enflasyon ve alım gücünün düşmesiyle geçinmekte zorluk yaşayan ve çalıştıkları okullara 2 ya da 3 aktarma ile giden eğitim emekçileri ulaşım zammına ve aktarma kesintisine tepki gösterdi. Okulların açılmasına kısa bir zaman kaldığını ve günlük yol masraflarının minimum 18 lira olduğunu söyleyen eğitim emekçileri, aktarma ücretinin alınmamasını talep etti.
"AKTARMA ÜCRETİ ALINMASINI KINIYORUM"
Öğretmen Şule Kızılaslan, “Ekonomik zorluklar altında ezilen eğitim emekçilerine bir de ulaşım zamlarının eklenmesi ve öğretmen ulaşım kartlarından aktarma ücreti alınmasını kınıyorum. Birçok kurum çalışanlarına yol yardımı yaparken Milli Eğitim Bakanlığı’nın böyle bir girişimi hiç olmamıştır. İzmir Büyükşehir Belediyesinin de ulaşım zammını geri çekmesini ve kartlarımızdan aktarma ücretinin kaldırılması biz öğretmenleri bir nebze de olsa rahatlatacaktır” dedi.
"ZAMLARA KARŞI MÜCADELE EDEREK HAKLARIMIZI KORUMALIYIZ"
Yoksulluk sınırı altında aldıkları ücretlerle büyükşehirlerde yaşamanın iyice zorlaştığını söyleyen Eğitim Emekçisi Duran Malkoç ise, “Özellikle ağustos başından bu yana ulaşıma gelen zam ve bunun yanında öğretmen kartıyla aktarma yapmanın ücretli hale gelmesi zaten geçinmenin zor olduğu bu şehirde bizleri daha çok üzmüştür” ifadelerini kullandı.
Tek ulaşımla evlerinden okullarına gidemediklerini anlatan Malkoç, “Çoğumuz 2 ya da 3 aktarma ile okullarımıza ulaşabiliyoruz. Bizler eğitim ve öğretimin en önemli bileşeni olarak çoğumuz darlık ve yokluk içindeyiz. Bu sorunların bir an önce çözülmesini istiyoruz. Gelen zamlar karşısında mücadele ederek haklarımızı korumalıyız” diye ekledi.
"GELEN ZAMLAR KARŞISINDA ÇARESİZLİĞE İTİLİYORUZ"
Eğitim emekçisi Duygu Erdoğan da “İzmir’de öğretmen olarak görev yapmak birçok kişi tarafından kulağa hoş geliyordur. Dışı seni içi beni yakar misali ciddi oranda artan kira fiyatlarının yanında bir de ağustos ayında yaşanan toplu ulaşım ücretlerine gelen zamlar karşısında çaresizliğe daha çok itiliyoruz” dedi.
Birçok kurum çalışanına uygulanan ücretsiz geçiş hakkının öğretmenlere uygulanmadığın ifade eden Erdoğan, “Bırakın ücretsiz geçiş hakkını, yıllardır aktarma ücreti alınmayan öğretmen kartından bu aydan itibaren kesinti yapılmaya başlandı. Maalesef bu durum okullar açılınca iş yerlerine gitmeye çalışan biz öğretmenlere ne kadar külfet olduğunu daha da açık gösterecektir. Her gün en az iki araç değişimi yaparak iş yerlerine gidiş dönüş maliyeti bu kadar artmışken cefasını niye biz emekçiler çekelim ki. Genel tüketim ürünlerindeki zam furyası, yüksek kira artışları ve ulaşım zammıyla büyükşehirlerde yaşamanın olanaksızlığı ortaya çıkmaktadır” diye konuştu.
Erdoğan, İzmir Büyükşehir Belediyesi Hemşehri İletişim Merkezi’ne gerekli şikayetler de bulunduklarını ancak bu sorunlar karşısında sendikalarında ortak tutum alarak mücadele etmesi gerektiğini söyledi.
evrensel.net