Sendika

Çakırcı'dan TES'e sert tepki: Umarım birileri mahkemeden gerekli dersi alır.

Çakırcı'dan TES'e sert tepki: Umarım birileri mahkemeden gerekli dersi alır.

Abone Ol

Iğdır Üniversitesi’nde daire başkanları, enstitü ve yüksekokul müdürleri ile yardımcılarının Eğitim-Bir-Sen’e üye olarak yetki tespiti işleminde sendika üyesi olarak sayılmalarına karşı Türkiye Kamu-Sen’e bağlı Türk Eğitim-Sen tarafından dava açılan dava, bu kişilerin sendika üyesi olamayacakları ve yetki tespiti işlemlerinde dikkate alınmayacakları yönünde sonuçlanmıştı. Bunun üzerine, Eğitim-Bir-Sen tarafından söz konusu kararın örgütlenme özgürlüğüne ilişkin uluslararası hukuk ve anayasa hükümlerine aykırı olduğu cihetle Yargıtay’a temyiz başvurusu yapılmıştı. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi de 4688 sayılı Kanun’un 15’inci maddesinde bahse konu unvanlar yönünden getirilen yasağın sendika üyesi olma hakkının ihlali teşkil ettiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne iptal başvurusu yapmıştı.Anayasa Mahkemesi, Memur-Sen’e bağlı Eğitim-Bir-Sen’in taraf olduğu davada Eğitim-Bir-Sen’i haklı bularak 4688 sayılı Kanun’un 15’inci maddesindeki daire başkanları ile dekan, enstitü ve yüksekokul müdürleri ve yardımcılarının sendika kurucusu ve üyesi olamayacaklarına ilişkin hükmü iptal etti.

MEMUR SEN Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Çakırcı karar ilişkin yaptığı açıklamada ''Bir sendikaya yakışmayan yasakçı anlayış ne kadar yerilmeyi hak ediyorsa Anayasa Mahkemesinin özgürlükçü tavrı da o kadar övülmeyi hak ediyor. Umarım birileri mahkemeden gerekli dersi alır.'' dedi.

ÇAKIRCI AÇIKLAMASINDA ŞU İFADELERE YER VERDİ:

Sendikal hak ve özgürlükleri istismar eden, yasaları ve yasakları işine geldiği gibi eğip bükmeye çalışan sendika umarım AYM’nin verdiği karardan gerekli dersi almıştır.

Eğitim Bir Sen kurulduğu günden bu yana tavizsiz ve amasız bir şekilde örgütlenme özgürlüğünü savunurken birileri örgütlenme hakkını hep istismar etti. Kendi işlerine geldiği gibi yontmaya çalıştılar. Eğitim Bir Sen bütün kamu görevlilerinin hangi sendika olursa olsun sendika üyeliklerinin engellenmemesi için mücadele ederken birileri kamu görevlisinin sendika üyeliği hakkını sadece yetki tespitindeki sayımdan ibaret gördü.

Eğitim Bir Sen daire başkanı, dekan, enstitü yüksekokul müdürlerinin sendika üyeliği haktır diyerek bu kişileri üye yaparken Türk Eğitim Sen bunlar üye olamaz, çünkü bize üye değiller diyerek üyeliklerini geçersiz saymak için mahkemeye koştu.

Ancak adaletin yılmaz kılıcı, sendikal hak ve özgürlükleri istismar eden, kamu görevlilerinin sendikal hak mücadelesini üstlenmekten kaçınan, yasaları ve yasakları işine geldiği gibi gören ve görmezden gelen samimiyetsiz, etkisiz ve yetkisiz sendikaya gereken dersi verdi.

Kamu görevlilerinin sendika üyesi olma, hak ve özgürlüklerini savunma hakkını yok sayarak, sığ bir anlayışla mutabakat uğruna bu hakkın iptali için mahkemeye koşanlara Anayasa Mahkemesi tokat gibi bir cevap verdi.

Bir sendikaya yakışmayan yasakçı anlayış ne kadar yerilmeyi hak ediyorsa Anayasa Mahkemesinin özgürlükçü tavrı da o kadar övülmeyi hak ediyor. Umarım birileri mahkemeden gerekli dersi alır.