Sendika

Türk Eğitim Sen'den Öğretmenlik Kariyer Basamakları Değerlendirmesi

Türk Eğitim Sen'den Öğretmenlik Kariyer Basamakları Değerlendirmesi

Abone Ol

Türk Eğitim Sen'den Öğretmenlik Meslek Kanunu Yönetmeliği Değerlendirmesi:

21 Aralık 2024 tarihli 32759 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan ADAY ÖĞRETMENLİK VE ÖĞRETMENLİK MESLEĞİ KARİYER BASAMAKLARI YÖNETMELİĞİ hakkında sendikamızın değerlendirmeleri şu şekildedir.

Bilindiği gibi Öğretmenlik Meslek Kanunu 2018 yılından beri eğitimcilerin gündemini meşgul etmektedir.
Öğretmenlik Mesleğinin Kariyer Basamaklarına ayrılması ise 2005 yılından beri mevzuat da yer almaktadır.

Türk Eğitim-Sen olarak en başından beri açtığımız davalar, yaptığımız açıklamalar ile bu sürecin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi ve öğretmenlerin lehine sonuçlanması için mücadele verdik, vermeye devam ediyoruz.

Meslek Kanununda yapılan son değişiklik ile;
1- Yazılı Sınavın kaldırılmış olması
2-Eğitimcilere yönelik şiddetin önlenmesi için yasal düzenleme yapılmış olması
3- 20 Yıl ve üzeri kıdemi olan öğretmenlerin uzman öğretmenlikte bekleme şartı olmadan BAŞÖĞRETMEN olabilmesi sendikamızın gayretleri ve ısrarlarının sonuçları olmuştur.


Kanuni düzenlemenin yapılması ile yetinmeyip, yönetmelik hazırlıklarında da MEB yetkilileri ile görüşmeler yaparak özellikle hizmet süresi hesabında sayılması gereken süreler noktasında görüşlerimizi ilettik. Yayınlanan yönetmelik de yer verilen;
1- Adaylık öğretmenlik
2-Asker öğretmenlik
3-Bakanlığın Öğretmen harici yönetim kademelerinde geçen süreler
4-Sözleşmeli öğretmenlik
5-ücretli öğretmenlik
6-Özel öğretim kurumlarında öğretmen ve Uzman Öğretici
7-Vekil öğretmenlik
8- PIKTES kamsamında Öğretmenlik de geçen sürelerin Kariyer Basamakları için öngörülen sürelerin hesabında sayılması gayet yerinde olmuştur.

Bununla birlikte özellikle ifade etmemize rağmen Akademi de yapılan görevler olarak tanımladığımız, Üniversiteler bünyesinde; Okutman, araştırma görevlisi, Dr.Öğretim Üyesi, Öğretim Görevlisi gibi yapılan görevlerinde sayılması gerekmektedir.


Askerlik hizmetinde geçen sürelerin tamamının kısıtlama olmadan sayılması gerekir.
Ücretli Öğretmenlik de geçen sürelerin hesabında fiilen öğretmenlik yapılan sürelerin tamamı yerine sigorta ödemesi üzerinden yapılması yersiz ve haksız olmuştur.

Ayrıca Ücretsiz İzin de geçen tüm sürelerin bu hesaba katılması gerekirken, kısıtlama getirilmiş ve bazı izinler sayılırken özelikle doğum sonrası ücretsiz izin hakkının, yurt dışı eğitim izin hakkının da yer aldığı 657 DMK’nın 108 maddesinin kapsam dışı tutulması yönetmeliğin eksikliği olarak değerlendirilmelidir.

Bütün bunlara rağmen büyük oranda beklentiyi karşılayacak 300 bin öğretmene ilave ödeme sağlayacak bu düzenleme daha fazla vakit kaybetmeden yürürlüğe girmelidir.

MEB takvimi yayınlamalı, ÇEVRİMİÇİ eğitim yoluyla ivedi bir şekilde SERTİFİKA işlemlerini tamamlamalıdır. Ayrıca yıl içerisinde 3 veya 4 dönem bu eğitimleri açarak 1 ay, 1 gün gibi kaçıranları uzun süre mağdur etmemelidir.

Eğitim camiasının beklentisi sayın bakanın en son Erzurum da ifade ettiği gibi 15 Ocak 2025 tarihinde tazminatlarının maaşlarına yansıması şeklindedir.