Sendika çalışanların haklarını işverenlere ve devlete karşı korumak ve geliştirmek üzere oluşturdukları örgütlere verilen isimdir.Sendika, çalışanların ortak hak ve çıkarlarını korumak, sorunlarını çözmek için kurulmuş ekonomik öğeler taşıyan, devlet, siyasi parti ve iktidar örgütlenmelerinden bağımsız örgütlerdir.Sendikalar sanayi devrimi sonrası ortaya çıkan çalışanlarla işverenler arasındaki güç eşitsizliğini ortadan kaldırmak için oluşturulmaya başlanmıştır. Önceleri belirli niteliğe sahip çalışanların oluşturduğu ve meslek sendikaları olarak tanımlanan bir yapıdan sonraları niteliksiz işçilerinde yer aldığı genel sendikalara doğru bir evrim geçirmiştir. Sendikal yapı, iş yeri temsilcilikleri temelinde şekillenmektedir. Şube ya da bölge merkezleri çatısı altında birleşen bu birimler en üstte Genel Merkez çatısı altında toplanmaktadır.
Ülkemizde sendikaların devlet,siyasi parti ve iktidar örgütlemelerinden bağımsız örgütler olmadığını tüm taraflar bilmektedir. Hatta meclisteki partilerin adeta birer de sendikası vardır.Sendikalar maalesef partilerin arka bahçesidirler.İktidar gücünden kendine yakın sendikayı beslemekte, muhalefet ise sendikayı her eyleminde kullanma eğilimi göstermektedir.Kısaca siyaset sendikayı, sendika da siyaseti beslemektedir.Bu durum bir yere kadar anlaşılabilir, ancak çalışanların hakları konusunda bir araya gelemeyen sendikaların kendine yakın gördüğü siyasi partinin eylemleri konusunda pek bir mahir olması manidardır. Muhalefette her yeniliğe karşı çıkma eğilimi, iktidarda ise her gelene iyidir yaklaşımı rolün yanlış oynanmasına yol açmaktadır.Hatta oynan tiyatro halkın kafasını karıştırmakta kamuoyunda güven bulanımına sebep olmaktadır.
17 Nisan 2015 Tarih ve 29329 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer değiştirme yönetmeliğinde 65. Madde “Bu Yönetmeliğin 54 üncü maddesi 2015-2016 öğretim yılı başında, diğer maddeler ise yayımı tarihinde yürürlüğe girer.” Denilmektedir.Peki nedir bu 54. Madde bir bakalım? MADDE 54 – (1) Bu Yönetmelik kapsamında, Bakanlığa bağlı her derece ve türden eğitim kurumunda görev yapan ve adaylık sürecini tamamlamış olan öğretmenlerin başarı, verimlilik ve gayretlerini ölçmek üzere her ders yılı sonunda, görev yaptığı eğitim kurumunun müdürü tarafından değerlendirmesi yapılır. (2) Değerlendirme ölçütleri olarak Ek-3’te yer alan Form esas alınır. Değerlendirmeler ders yılı bitiminden itibaren bir ay içinde, MEBBİS üzerinde oluşturulacak modül üzerinden gerçekleştirilir. (3) Bu madde kapsamındaki değerlendirmelerin Bakanlıkça duyurulacak usul ve esaslar çerçevesinde, zamanında, nesnel ve tarafsız şekilde yürütülmesinden ilgili il millî eğitim müdürü sorumludur. (4) Bu değerlendirmeler öğretmenlere başarı belgesi verilmesinde dikkate alınır. (5) Değerlendirmelerin yapılmasına ilişkin ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye ve uygulamayı yönlendirmeye Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü yetkilidir.
50 kıriter üzerinden 100 lük sisteme göre okul müdürleri öğretmenleri değerlendirme yaptılar. Sonuçlar MEBBİS’te göründü ve okullar kaynamaya başladı.Bizi takip edenler bu konuda köşe yazıları yazdığımı kamuoyunu uyarmaya çalıştığımı çok iyi bilirler.Ancak bakanlığımız bu konuda 2015-2016 Eğitim öğretim yılı başından itibaren eğitimcileri uyraması gerekirken bu uyarıyı yapmamış ancak mayıs ayında okul müdürlerini seminere alarak bu işin nasıl yapılacağını açıklamıştır.Bir çok okul müdürü ve öğretmen bu yeni duruma karşı hazırlıksız yakalanmıştır.Bu sebeplerden dolayı bu yıl girilen verilerin sağlıklı olmasını kimseler beklemesin.
Yaklaşık 20 yıllık bir eğitimciyim.Sendikların tamamının Öğretmen Performans değerlendirmeleri konusunda ilk defa bir araya geldiklerine şahit oluyorum.Her sendika üyelerine mesaj atmakta haksızlık yapılmışsa web sitelerinde itiraz dilekçe örnekleri sunmakta, müdürler üzerinde bir baskı oluşturmaktadır.Bu birlikteliği ve duyarlılığı atanamayan öğretmenler, İş sağlılığı ve güvenliği, bütçesiz okullara bütçe verilmesi yetkisiz sorumluluk kısakacına alınan okul idarecileri konusunda ve eğitimin çözüm bekleyen diğer sorunlarında da beklemeye hakkımız vardır diye düşünüyorum.Ne dersiniz? (Ramazan bayramınızı tebrik ediyorum.) (1ilhamifindik@gmail.com)