İlkokul ve ortaokullarda, öğrenci başarısının değerlendirilmesi, MEB Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinin[1] 20-33.maddelerine; liselerde ise MEB Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinin[2] 43-50.maddelerine göre yapılmaktadır.
MEB 2010/10 nolu genelgede,[3] öğretim programlarının yaklaşımıyla örtüşmeyen, öğrencinin bilgisinin ölçülmesine ağırlık vererek tek yönlü ölçüm yapan, ilgili sınıf düzeyinin kazanımlarıyla ilişkisiz madde kökleriyle oluşturulan, geçerliliği ve güvenilirliği düşük il düzeyindeki her türlü başarı değerlendirme sınavlarının yapılmaması gerektiği ifade edilmiş ancak 6, 7 ve 8'inci sınıflara yönelik olarak sadece 2009-2010 ve 2010-2011 eğitim öğretim yıllarında her dönem birer defa olmak üzere toplam 3 deneme sınavının yapılabileceğinin uygun olacağı belirtilmiştir.
Ancak uygulamada, bu yönetmelik ve genelge yürürlükte olmasına, sonraki yıllarda da başarı değerlendirme sınavlarının yapılmaması hususunda, bu içerikte resmi yazılar yazılmasına rağmen, ilk ve ortaöğretim okullarında, halen değişik özel firmalar tarafından bu tür sınavların, hem de periyodik olarak yapıldığı, bütün eğitim toplumunun malumudur.
Üstelik, MEB Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinin 20.maddesinin 2.fıkrasında, “İlkokul 1, 2 ve 3 üncü sınıflarda öğrencilerin başarısı; gelişim düzeyleri dikkate alınarak öğretmen rehberliğinde gerçekleştirilen ders etkinliklerine katılımları ile öğretim programlarında belirtilen ölçme ve değerlendirme ilkelerine göre tespit edilir. Karnede “çok iyi”, “iyi” ve “geliştirilmeli” şeklinde gösterilir.” hükmü yer almasına rağmen; ilkokul 1.sınıftan başlayarak bu tür sınavların yapılması ve puanla değerlendirilmesi, yönetmelik ve genelge hükümlerine açıkça aykırılık oluşturmaktadır.
Sınavların, okul müdürlükleri tarafından, MEB’in emredici kurallarına aykırı olarak uygulanmaya devam edilmesi bir yana, ilkokul öğrencilerinde oluşturduğu psikolojik sorunlar da göz ardı edilmektedir. Henüz okuma-yazmayı, Türkçe’nin temel becerilerini, matematiğin sembol ve kavramlarını kavrama çağında olan ilkokul öğrencilerini adeta yarışmaya sokarcasına başarı değerlendirme sınavlarına sokmak pedagoji bilimiyle bağdaşmayan yanlış bir uygulamadır.
Ortaokul ve liselerde de durum çok farklı değildir. Zaten TEOG ve YGS-LYS stresi yaşayan öğrencilerimizin, bilimselliği kuşkulu ve MEB denetimine tabi olmayan bu tür sınavlarla psikolojilerinin daha da bozulabileceği gözden kaçırılmaktadır.
Bu nedenle MEB, bilimselliği kuşkulu, öğrencilerin psikolojilerini bozan ve açıkça yürürlükteki mevzuata aykırı olan bu tür sınavları engellemek için gerekli tedbirleri almalı, emirlere aykırı hareket ederek bu sınavları uygulayanlar hakkında gerekli işlemleri yapmalıdır.
[1] MEB Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği. http://mevzuat.meb.gov.tr/html/ilkveokuloncyon_0/ilkveokuloncyon_0.html Erişim Tarihi: 04.06.2016
[2] MEB Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği. http://mevzuat.meb.gov.tr/html/ortaogrkurumyon_0/yonetmelik.pdf Erişim Tarihi: 04.06.2016
[3] MEB 2010/10 nolu genelge. https://docs.google.com/folderview?id=0B3q04ArEN9ikY2I3YTA4ZjEtM2M3Yi00YWVjLTk3ZTEtODM4ZTgyOGM0YjZi&usp=drive_web&hl=tr Erişim Tarihi: 04.06.2016