Şenol açıklamasında “Sandıklı Türk Telekom Fen Lisesinde yaşanan olayları Hürriyetçi Eğitim Sen olarak yakından takip etmekteyiz. Okul Müdürü Sendika üyemize sistematik olarak mobbing uygulamaktadır. Üyemiz, uğradığı sistematik mobbingi 10.05.2024 tarihinde Sandıklı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile İl Milli Eğitim Müdürlüğüne dilekçeler vererek bilgilendirme yapmış ve gereğinin yapılmasını istemiştir. Gelinen noktada okul müdürünün üyemize uyguladığı mobbingin durması gerekirken, sistematik olarak üyemizin yılması ve sinmesi için mobbing düzenli olarak devam etmiştir. Okul, kanun ve yönetmeliklere göre yönetilmediğinden eğitim-öğretim, öğretmen ve öğrenciler olumsuz olarak etkilenmiştir. Okuldaki öğretmenler, veli dilekçeleri ve öğrencilerin kendi oluşturdukları Sınıf Whatsapp gruplarında yönlendirmeler sonucu yazdıkları dilekçeler ile ya okuldan gitmeleri ya da ceza almaları sağlanmıştır” ifadelerine yer verdi.
“BU KEYFİ UYGULAMANIN SEBEBİ NEDİR?”
Sorular soran Şenol, “Üyemize 12 saat ders verilirken diğer öğretmenlere neden 20 ve 22 saat ders verilmiştir? Okul müdürü maaş karşılığını doldurmayan öğretmenleri okul müdürleri kurulunda gündeme getirmiş midir? Devlet okul müdürünün bu uygulaması ile ne kadar zarara uğratılmıştır? Öğrencilerle sorun yaşayan öğretmen sınıf değişikliği istemiş, yapılan sınıf değişikliğinde üyemize yine 12 saat verilirken diğer öğretmenlere neden 14 ve 28 saat verilmiştir? Bu keyfi uygulamanın sebebi nedir? Okul müdürünün bu keyfi uygulamasının sebebi veli ve öğrencilerin istekleri midir? Üyemizin verdiği şikayet dilekçesinden sonra okul müdürü öğrencilerin şikayetleri üzerine 2024-2025 eğitim-öğretim yılında biyoloji derslerine daha dikkatli ve özverili şekilde özen göstermesi gerektiği şeklinde uyarı yazısı vermiştir” dedi.
“OKUL MÜDÜRÜ DİLEKÇELERİN GEREĞİNİ NEDEN YAPMAMIŞTIR?”
“Okul müdürü üyemizin dersine girip dersini dinlemiş midir?” diye soran Nizamettin Şenol, diğer sorularını da şöyle yöneltti: “Öğrenciler üyemiz hakkında dilekçe verdiler ise okul müdürü dilekçelerin gereğini neden yapmamıştır? Okul müdürü üyemizin dersine girip dinlemeden, inceleme ve soruşturma yapmadan neden uyarı yazısı yazmıştır? Okul müdürünün bu uyarı yazısı üyemize mobbingin devam ettiğinin delilidir. Okul müdürünün uyarı yazısını üyemiz 26.06.2024 tarihinde İl Milli Eğitim Müdürlüğüne şikayet dilekçesi olarak vermiş ve şahsına mobbingin devam ettiğini belirtmiştir. Yine üyemiz 17.09.2024 tarihinde İl Milli Eğitim Müdürlüğüne vermiş olduğu şikayet dilekçesinde, 11/B sınıf öğrenci velisi aynı zamanda Sandıklı’da bir okul müdürünün hakkında şikayet dilekçesi verdiğini, bu dilekçenin de 12/A sınıf öğrencilerinin kendi aralarında oluşturdukları Watsap grubunda örnek şikayet dilekçesi olarak gruba atıldığı ve yazışmalarda 11/B sınıfında dilekçelerin toplandığını 12/A Sınıfının da aynı şekilde dilekçe yazmaları istendiğini öğrenmiş ve derslerine girdiği sınıflarda tarafına uygulanan, organize olarak yapılan bu işlerden şikayetçi olduğunu, şahsına uygulanan sistematik mobbingin devam ettiğini belirtmiştir. Dilekçesinde öğrenci gruplarında paylaşan, paylaşılmasını isteyenler hakkında da gerekli yasal işlemin yapılmasını istemiştir. Üyemizin şikayet dilekçesi üzerine 16.10.2024 tarihinde müfettişler okula gelerek gerekli incelemeyi başlatmışlardır. Bu inceleme üzerine okul müdürü, üyemizin şikayet dilekçesinde belirttiği öğrenciler ile 17.10.2024 tarihinde 4. saat biyoloji dersinde öğrenciler derse girmemiş okul müdürüyle görüşmüşlerdir. Bu görüşmeden sonra dilekçede adı geçen bir öğrenci sınıftaki bir öğrenciye ağır sözler söyleyerek akran zorbalığında bulunmuştur. Üyemizin derslerine girdiği 12/A sınıfından ve diğer sınıflardan da derslerine girmemesi konusunda öğrencilerin akran zorbalığı yaparak dilekçeler toplandığını öğrenmiştir.”
“OKUL MÜDÜRÜ ARTIK SANDIKLI TÜRK TELEKOM FEN LİSESİNİ YÖNETEMEMEKTEDİR”
Şenol açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Bu olaylar üzerine üyemiz 21.10.2024 tarihinde okul müdürlüğüne dilekçe vererek bu durum sonucu oluşacak bir olumsuzluğun öğretmenlik kariyerine zarar vereceğini, öğrenciler üzerindeki otoritesinin zayıflayacağını ve diğer öğretmenlere karşı olumsuzlukların önünü açacağını belirtmiştir. Konunun araştırılarak ilgili öğrenciler hakkında Orta Öğretim Kurumları Ödül ve Disiplin Yönetmeliği’nin ‘Disiplin cezasını gerektiren davranış ve fiiller’ başlığı altında yer alan Madde 164/4-g bendinde ‘Okul içinde ve dışında tek veya toplu halde okulun yönetici, öğretmen, eğitici personel, memur ve diğer personeline karşı saldırıda bulunmak gibi hareketleri düzenlemek veya kışkırtmak’ fiili kapsamında ve diğer ilgili maddelerince işlem yapılmasını talep etmiştir. Ayrıca adı geçen öğrencilerin hangi saikle hareket ettiğini, arkasında başka kişi ve/veya kişilerin olup olmadığı hususunda da araştırılmasını, varsa sorumlu kişi ve/veya kişiler hakkında yetkili ve ilgili birimlere bildirilmesini, okuldaki eğitim-öğretim ortamının bozulmaması ve bir daha bu tip bir hadisenin yaşanmaması için kamu düzeni adına talep etmiştir. Şimdi soruyoruz geçen yıllarda başka öğretmenlere de dilekçe toplama yöntemi uygulanmış mıdır? Uygulandı ise öğretmenlerin verdiği dilekçeler hakkında okul müdürlüğünce hangi işlemler yapılmıştır? Öğrenciler daha önceki yıllarda da Whatsapp gruplarında öğretmenler hakkında şikayet dilekçeleri toplayarak ceza almalarına sebep olmuşlar mıdır? Okul müdürü ile öğrenciler dilekçe toplama konusunda görüşmüşler midir? Öğrencilerin sınıf Whatsapp grupları oluşturması yasal mıdır? Okul müdürü sınıf Whatsapp gruplarında öğretmenler hakkında şikayet dilekçesi yazmalarını istemiş midir? Yukarıdaki anlatılan olaylardan anlaşılacağı üzere okul müdürü, üyemize sistematik mobbing uygulamaya devam etmektedir. Okul müdürü öğretmenler arasında ayrımcılık yapmaktadır. Okul müdürünün telkiniyle veliler öğretmenler hakkında dilekçeler vermekte, öğrenciler ise kendilerinin oluşturduğu sınıf Watsap gruplarında okul müdürünün telkiniyle öğretmenler hakkında dilekçeler toplayıp okul idaresine vermektedirler. Dilekçe vermeyen ya da yapılan bu yanlışlığı dile getiren öğrenciler de diğer öğrenciler tarafından akran zorbalığına maruz kalmaktadırlar. Akran zorbalığına uğrayan öğrenciler psikolojik travma yaşamaktadırlar. Okul müdürlüğüne bu gibi durumlar daha önce de bildirilmesine rağmen öğrenciler hakkında hiçbir işlem yapılmamıştır. Haklarında gerekli yasal işlem yapılmayan öğrenciler bu durumdan güç almışlardır ve ne yaparlarsa yapsınlar kendilerine bir şey olmayacağı anlayışı öğrencilere yerleşmiştir. Daha önce de buna benzer yaşanan olaylar hakkında dilekçe veren öğretmenlerin yasal olan istekleri okul idaresi tarafından gereği yerine getirilmemiştir. Bu durum öğretmenlerin öğrenci üzerindeki otoritesini zayıflatmış, okulun öğrenci üzerindeki yaptırım gücünü de ortadan kaldırmıştır. Öğrenciler bu durumu derslerine giren öğretmen ve diğer çalışanlar için bir silah olarak kullanmaya başlamışlardır. Okul müdürünün geçmişte yaptığı uygulamalar hakkında da şikayetler edilmiştir. Sonuçlarından bilgimiz yoktur. Gerekli inceleme ve araştırmalarımızı yaptıktan sonra Afyonkarahisar kamuoyuyla da paylaşılacaktır. Anlaşılacağı üzere okul müdürü artık Sandıklı Türk Telekom Fen Lisesini yönetememektedir. Okul müdürü, ilgili kişiler ve akran zorbalığı yapan öğrenciler hakkında gerekli yasal işlemlerin bir an önce başlatılarak sonucu hakkında tarafımızın ve Afyonkarahisar kamuoyunun bilgilendirilmesini arz ederiz.” >>>
