E.Öğrt.Grv Hasan Güneş hgunes0202@gmail.com
Bu köşe yazısı eğitimde öğretmen güdülerinin karşılanması ve karşılanmaması ile ilgilidir. Öğretmen güdüsünün karşılanması hem öğretmen açısından hem de okul yönetimi açısından önem taşıyor. Bunlardan öz gerçekleşim, var olma, gelişme ve iyileşme önemli bir yer tutuyor.
Yaşama derken öğretmenin varlığını en etkin, en etkili bir biçimde sürdürmek anlamına geliyor. Bu durum için öğretmenlerin sağlıklı yaşaması için Avrupa standartlarının çok altında olan aylık ücretlerinin arttırılması gerekiyor.
Yine, öğretmenin karara katılımı, moralinin ve iş doyumunun yüksek tutulması gerekiyor. Ancak, bu değişkenler açısından bakıldığında durumun pek iç açıcı olmadığını görüyoruz.
Diğer taraftan bazı öğretmenlerin öğrencileri ve velileri tarafından şiddet uygulanması güvenliklerini tehdit altına almaktadır.
Yine, her çalışan gibi öğretmenin kendini geliştirme güdüsü önemli bir yer tutuyor. Bu alanda özellikle hizmet içi eğitim yetersiz, ve yüksek lisans, doktora eğitimlerine devam etmeleri sağlayacak yasal düzenlemelerin yetersiz olduğunu görüyoruz.
Bağlılık gereksinmesi öğretmenler için önemli bir yer tutuyor. Bu durum, birine ya da büyük bir gruba bağlanma, kendini daha büyük bir grubun parçası olarak hissetme gereksinmesidir. Bunun için, okullarımızda daha yoğun olarak informal etkinliklere yer verilebilir. Grubun bu biçimiyle kaynaşması, öğretmenlerin bağlılık gereksinmesinin karşılanması anlamına gelmektedir.