Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, "Önümüzdeki dönemde öğretmenlerimize bir performans kriteri getirmek istiyoruz." dedi.Zübeyde Hanım Öğretmenevi' nde "Öğretmenlerle Buluşma Programı"na katılan Yılmaz, en fazla bütçenin Milli Eğitim Bakanlığına ayrıldığını, eğitimin ülkenin güvenliğinden, savunmasından ve sağlığından önemli olduğunu anlattı.Eğitimde verimliliğin arttırılması için öğretmenlere yönelik bazı çalışmalar yapacaklarını belirten Yılmaz, şunları söyledi:
"Önümüzdeki dönemde öğretmenlerimize bir performans kriteri getirmek istiyoruz. İstiyoruz ki öğretmenlerimiz birbirlerine bir derece, bir not versin. İstiyoruz ki bütün veliler öğretmenlere bir ders, bir derece, bir not versin. İstiyoruz ki bütün öğrencilerimiz versin. Dolayısıyla biz bütün bu değerlendirmeleri aldıktan sonra uzman öğretmenlik ve başöğretmenliğe geçiş için, sınav için bir kriter koyalım ve buralara geçenlere de biz ilave ödemelerde bulunalım da diğerleriyle arasında fark olsun. Dolayısıyla önümüzdeki süreçte daha iyi bir yola gireceğiz.
" Milli Eğitim Bakanlığınca, bütün öğretmenler için evrensel ölçütlere göre yeni bir performans değerlendirme sistemi geliştiriliyor. Öğretmenlere, 8 kaynak tarafından yapılacak değerlendirmelerin sonucunda “performans karnesi“ verilecek.
Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Semih Aktekin, Öğretmen Strateji Belgesi´nde de yer alan ve Bakan Yılmaz´ın düzenlediği basın toplantısında açıkladığı öğretmen performans sistemine ilişkin bilgi verdi. Bakanlık bünyesinde bir milyona yakın öğretmen bulunduğunu ve yeni öğretmen ihtiyacının gittikçe azaldığını ifade eden Aktekin, "Sistem içerisindeki mevcut bir milyon öğretmenin niteliğini arttırmak bakanlığımızın öncelikli hedefidir. Fakat bu kaliteyi attırmak için somut, ölçülebilir, gözlenebilir evrensel ölçütler gerekiyor." diye konuştu.
MEB Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından geliştirilen Performans Değerlendirme Sistemi´yle ilgili sahadan öğretmenler ve ilgili akademisyenlerin görüşleri alınarak, diğer ülkelerdeki uygulamalar incelenerek uzun süredir konunun üzerinde çalışıldığının altını çizen Aktekin, "Dünyanın her ülkesinde geçerli olabilecek yeterlilikler var. Bir de bize özgü, belli branşlara özgü yeterlilikler var. Dolayısıyla evrensel standartların belirlenmesi için uzun süredir çalışıyoruz." diye konuştu.
Aktekin, çalışmalar kapsamda, öncelikle öğretmenlik mesleği genel yeterlilikleri ve buna bağlı olarak da öğretmenlik mesleği özel alan yeterliliklerinin belirlendiğini anlattı.Bakanlık olarak öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimini sürekli kılmak ve öğretmenlerin gelişim ihtiyacını tespit etmek ve periyodik olarak yapılacak bir performans değerlendirme sistemini hayata geçirmek için öğretmen yeterliliklerini sürekli güncelleme amacını taşıdıklarını anlatan Aktekin, Yüksek Planlama Kuruluna sunulan Öğretmen Strateji Belgesi´nde de öğretmen performans sistemine ilişkin hedef ve eylemlerin yer aldığını bildirdi. Aktekin, bu kapsamdaki hedeflerinin, bütün öğretmenler için evrensel ölçütlere göre yeni bir performans değerlendirme sistemi geliştirmek, öğretmen yeterlilikleri çerçevesinde öğretmenlerin mesleki gelişim ihtiyaçlarının belirlenmesi, mesleki gelişim çalışmalarının izlenmesi, yönlendirilmesi ve değerlendirilmesine yönelik çoklu veri kaynağına dayalı değerlendirme yaklaşımı çerçevesinde bir performans yönetim sistemi kurmak olduğunu söyledi.
MEB Strateji Geliştirme Başkanlığının hazırladığı performans yönetim sisteminin pilot çalışmalarının yapıldığını, ölçülmesi ve gözlenmesi zor olan maddelerin ayıklanarak belirlenen kriterlerin geçerlilik ve güvenilirlik analizlerinin yapıldığını belirten Aktekin, "Evrensel ölçütlerde performansı ortaya koyacak bir ölçek hazırlandı. Bu ölçeğin son değerlendirmeleri sahada tamamlandıktan sonra öğretmenlerimize bu sistemi uygulamayı planlıyoruz." dedi.
Veriler MEBBİS üzerinden girilecek.
Öğretmen performans sisteminde çoklu kaynaklardan gelen verilerin MEB´in bilgi işlem sistemi MEBBİS üzerinden ele alınacağını dile getiren Aktekin, "Öğretmenin performansını değerlendirmek için çoklu veri kaynağından görüş alınacak. İlk etapta bu veri kaynakları ´okul müdürü´, ´müdür yardımcısı´, ´müfettiş´, ´okuldaki diğer çalışanlar´, ´zümre öğretmenleri´, ´öz değerlendirme´, ´öğrenci´ ve ´veli´ değerlendirmesi’ olarak belirlendi. Bu değerlendirmeler, güvenilirlik testleri sahada yapılmış ölçekler dahilinde yapılacak.´´ bilgisini paylaştı. Çoklu veri kaynaklarından gelen değerlendirmelerin her birinin ağırlık oranının ayrı olacağına işaret eden Aktekin, "Strateji Geliştirme Başkanlığımız buna bir formül geliştiriyor. 100 puanı ağırlıklara göre dağıtıyor. Çoklu veri kaynaklarından alınan ve ağırlıklandırılmış puanlarla, belirlenen yeterlilikler çerçevesinde öğretmenlerimizin performansını değerlendireceğiz." diye konuştu. Aktekin, performans sisteminde 3 yeterlilik alanı belirlediklerini de kaydetti. Bu kapsamda öğretmenlerin "mesleki bilgi", "mesleki beceri" ile "tutum ve değerler" olmak üzere üç alanda değerlendirileceğini açıkladı.
"Performans değerlendirme süreci cezalandırma aracı değil, ödüllendirme ve teşvik mekanizması olacak"
Tüm veriler ışığında öğretmenlerin, gelişim ihtiyacını içeren konularda hizmet içi eğitimlere tabi tutulmasının öngörüldüğünü dile getiren Aktekin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Okul idareleriyle işbirliği içerisinde bu gelişim ihtiyacı belirlenecek. Ayrıca öğretmenlerin zayıf yanları değil, güçlü yönleri de ortaya çıkarılacak. Bu sistemle öğretmenlerimiz için bireysel gelişim programı belirlenecek. Öğretmene bireysel ve mesleki gelişim planı hazırlanacak. Öğretmenin alan bilgisi zayıf ise onu alan bilgisi programlarına yönlendireceğiz. Sınıf yönetimi becerisi zayıfsa sınıf yönetimi eğitimlerine yönlendireceğiz. İletişim becerileri zayıfsa o alandaki eğitimlere yönlendireceğiz. Bunlar mahallinde veya merkezi eğitimler olarak düzenlenecek. Bu eğitimlere katılan öğretmenler sürekli değerlendirilerek, bir önceki değerlendirme döneminden yeni değerlendirme dönemine kadar ne kadar gelişim göstermiş, eksikliklerini ne kadar gidermiş ortaya çıkmış olacak.
" Performans değerlendirmesinin amacının öğretmene puan vermek değil, gelişimini sağlamak olduğunun altını çizen Aktekin, "Performans değerlendirme süreci bir cezalandırma aracı olarak değil, ödüllendirme ve teşvik mekanizması olarak işleyecek." dedi. Performans değerlendirmesi sonucunda elde edilen puanların, öğretmenlerin ilgili terfi, kariyer gelişimi ve kariyer planlaması ile hizmet puanı hesaplanmasında da kullanılacağının altını çizen Aktekin, bu sayede ödüllendirme konularına ilişkin karar süreçlerine de nesnel bir boyut kazandırılacağını söyledi. Aktekin, "Performans değerlendirme sonuçları, öğretmenlere baş öğretmenlik ve uzman öğretmenlik gibi unvanların verilmesinde de bir kriter olarak değerlendirilebilecek. Bir öğretmenimiz başöğretmen veya uzman öğretmen unvanı alsa bile süreç içerisinde her yıl bu performans puanları yenilenecek. Gelişim çizgisi doğrultusunda bu unvanlar belirli bir süreliğine verilecek." diye konuştu.
Sayın Bakanım:Çağımızın eğitim dinozoru Aytaç AÇIKALIN hoca okul müdürü kadardır, der.Tüm sorumluluğu okulun liderine, okul müdürüne yükler.Öğretmenlerin,öğrencilerin ve velilerinde okulun gelişimindeki katkısını yine müdürün maharetine bağlar.Lider merkezli bir millet olduğumuz için hepsini kabul edelim.Ancak okullarda asıl mutfakta olanlar öğretmenlerdir.Evin beyi en güzel evi alsa, en iyi malzemeleri getirse evin hanımı yemek yapmayı bilmiyorsa sofrada mutluluk beklenemez.Alt yapının geliştirilmesi, donatımın zenginleştirilmesi, bütçenin artırılması,öğretmen başına düşen öğrenci sayılarının aşağı çekilmesi hepsi iyi gelişmeler ancak öğretmenlerin yetiştirilmesi,mesleki gelişimlerinin artırılması,performanslarının değerlendirilmesi konularında daha ciddi ve önemli çalışmalar bekliyoruz.
Özellikle yargıdan iptal edilecek bir sistemin uygulanılmaya konulması okullarımızda iklimi bozacak ve tartışmalara yol açacaktır.İyi bir ölçme ve değerlendirmede objektif kriterler getirilmelidir.Öğrenci ve velilerin taraf olarak değerlendirici olmaları öğretmenlerin sınıf ve toplum içindeki otoritesini sarsacaktır.Not verdiklerimizin bize de puan verecek olması, not verirken acaba şeklinde düşünmemize yol açacaktır.Böylesi bir denetim sınıf içinde öğretimin etkili ve verimli olmasını azaltabileceği gibi sistemsel olarak “körler sağırlar, birbirini ağırlar” sonucunu doğuracaktır.Bizden söylemesi...