Meslek kanunundaki eksik ve hatalı kısımlar bir an önce tamamlanmalıdır
7354 sayılı Öğretmenlik Meslek Kanunu yeniden ele almalı; bu çerçevede, öğretmen kadrosuna yapılacak atamalarda, sadece Kamu Personeli Seçme Sınavı puan üstünlüğünün esas alınması ilkesi benimsenmeli, mülakat kaldırılmalıdır. Meslek kanunu, ‘meslek kanunu’ olarak nitelendirilmeyi hak edecek bir içeriğe kavuşturulmalıdır.
İstihdamda zorluk çekilen bölgelerde görev yapan eğitim çalışanlarına ilave tazminat ödenmelidir
İstihdamda zorluk çekilen bölgelerde cebrî değil, cezbedici yöntemler uygulanmalı; sağlık hizmetleri sınıfı ile teknik hizmetler sınıfında yapıldığı gibi ilave tazminat ödenmelidir.
İkili eğitim uygulamasına son verilmeli
Türkiye Yüzyılı’nda, ikili eğitim uygulamasına artık son verilmeli, bunun için ihtiyaç duyulan derslik açığı bir an önce kapatılmalıdır. Bu arada, ikili eğitim yapma zorunluluğu olan yerlerde akşam karanlığına kalmamak için çıkış saatleriyle ilgili bir ayarlama yapılmalıdır.
Eğitim kurumu yöneticiliği liyakat ve kariyer ekseninde profesyonel bir meslek olarak yapılandırılmalıdır
Eğitim kurumları yöneticiliği liyakat ve kariyer ekseninde profesyonel bir meslek olarak yapılandırılmalı; yönetici görevlendirme yönetmeliğinde sürekli değişiklik yapılmasından vazgeçilerek kalıcı ve eğitimciler arasında kabul görev bir sistem artık kurulmalıdır.
Öğretmen kökenli şube müdürlerinin sorunları masaya yatırılmalı; şube müdürlüğü ile okul yöneticiliği arasında geçişkenlik sağlanmalı, şube müdürlerinin mali hakları iyileştirilmelidir.
Temizlik ve güvenlik personeli açığı sorununa kalıcı çözüm bulunmalıdır
Okulların temizlik ve güvenlik personeli açığı sorununa kalıcı çözüm bulunmalı, personel ihtiyacı tamamen karşılanmalıdır.
Yardımcı hizmetler sınıfı çalışanları genel idare hizmetleri sınıfına geçirilmelidir
Yardımcı hizmetler sınıfı uygulamasına son verilmeli, bu sınıfta yer alan çalışanlar genel idare hizmetleri sınıfına geçirilmeli ve özlük haklarının iyileştirilmesi konusunda daha fazla zaman geçirilmeden adım atılmalıdır.
Görevde yükselme ve ünvan değişikliği sınavları belli bir takvim dâhilinde düzenli olarak yapılmalıdır
Eğitim ve öğretim hizmetinin aksamadan yürütülmesi için emek sarf eden genel idare hizmetleri sınıfı, teknik hizmetler sınıfı çalışanlarının çalışma şartlarının daha iyi olması gerektiğini ifade ediyoruz. Bunun yanı sıra, görevde yükselme ve ünvan değişikliği sınavlarının belli bir takvim dâhilinde düzenli olarak yapılması konusundaki çağrımızı yineliyoruz.
Okulların ödenek sorunu ivedilikle çözülmelidir
Yeterli ödenekleri olmamasından dolayı okulların zorunluluk arz eden mal ve hizmet alımları yapılamamaktadır. Yıllardır süren bu sorun ivedilikle çözüme kavuşturulmalıdır. Okul bazlı ödenek tahsis edilmeli, personel dışı cari harcamaların yönetilmesi için ödeneklerin doğrudan okul idareleri tarafından kullanılması sağlanmalıdır.
Deprem bölgesinde görev yapan eğitim çalışanlarının hayat ve çalışma şartları iyileştirilmelidir
Deprem bölgesinde görev yapan eğitim çalışanlarının öncelikle ve özellikle çalışma şartları iyileştirilmelidir. Şubat 2023’te gerçekleşen depremlerden etkilenen illerdeki eğitim çalışanlarına ek tazminat ödenmelidir. Hem bölgedeki öğretmenlerin hem de yeni atanacak öğretmenlerin kalıcı konutlara ulaşması öncelikle değerlendirilmeli; eğitim çalışanlarının özellikle öğretmenlerin bölgedeki görevlerinin sürekliliğinin sağlanmasına dönük teşvik edici önlemler alınmalıdır. Deprem bölgesinde kamu hizmetinin eksiksiz yürütülmesi için öncelikle sağlık, teknik ve idari alanda personel istihdamı artırılmalı, tayin, geçici ve sürekli görevlendirme uygulamalarının kapsamı genişletilmelidir. Deprem bölgesindeki illerin 5 ve 6. derecelerden sayılması için düzenleme yapılmalıdır. Deprem bölgesindeki kamu görevlileri başta olmak üzere kadroya geçen personele üç yıllık hizmet süresi şartı aranmadan yer değişikliği hakkı tanınmalı, özellikle söz konusu kamu görevlileri aile bütünlüğüne dayalı yer değişikliği hakkından faydalandırılmalıdır.
Eğitimcilere yönelik şiddetin önüne geçecek tedbirler ivedilikle alınmalıdır
Artarak devam eden şiddet olaylarının önüne geçilmeli, bunun için gereken tedbirler bir an evvel alınmalıdır. Eğitim çalışanlarına karşı cebir, şiddet veya tehdit kullanan kişilere caydırıcı cezalar verilmeli; eğitim çalışanlarına karşı işlenen suçlar sebebiyle ceza hukuku kapsamında yürütülmekte olan işlemlerde ve davalarda personelin talebi üzerine bakanlığın hukukî yardımda bulunması noktasında düzenleme yapılmalıdır.