Gün geçmezdi ki zam gelmesin. Her güne yeni bir zamla uyanmak psikolojimizi alt üst ederdi. Enflasyon canavarı yüzünden hiç kimse önünü göremez, geleceğe ilişkin planlar yapamazdı. Zenginler yatırım yapmayı unutmuş, paralarını faize yatırarak paradan para kazanma yolunu secmişlerdi. Devletse bütçesiyle faiz borcu ödemekten vatandaşına hizmet götüremez hale gelmişti. Enflasyon bugünlerde yeniden çıkışa geçme eğilimi gösterse de çok şükür ülkeyi, milleti âdeta boğan bir sorun olmaktan çıktı.
Enflasyon canavarından kurtulduk diye sevinirken yeni bir canavarla tanıştık: Vergi dilimi canavarı. Bu canavar yıldan yıla büyüyor, özellikle maaşla geçinen kesimi mahvediyor. Eskiden kaşıkla verip kepçe ile almak diye bir deyim hükümrandı. Yani yapılan zamları enflasyon alır götürürdü. Onun yerini malesef vergi dilimi oyunu aldı. Eskiden yılın ikinci yarısında ikinci vergi dilimine yani %20'lik dilime girerdik. Şimdi kişinin aldığı maaşa göre değişmekle birlikte ikinci vergi dilimi neredeyse şubat / martta başlıyor hatta asgarî ücretli bile ikinci vergi dilimine girer hâle geliyor.
Devlet maaş zamları konusunda kendini şöyle savunuyor: İşçiye, memura enflasyonun altında zam vermiyor, dolayısıyla çalışan kesimi enflasyona ezdirmiyoruz. Söylem ilk bakışta doğru görünüyor. Ancak gerçek hiç de öyle değil. Evet maaşlar enflasyona göre artıyor. Ancak vergi dilimine esas matrah yerinde sayıyor. Öyle olunca da çalışanlar ikinci hattâ üçüncü vergi dilimine girerek aldıkları paraya el sürmeden devlete vergi olarak ödüyorlar. Böylece özellikle ikinci altı ayda yapılan maaş zammı vatandaşın cebine girmemiş oluyor.
Sadece 2017 örneği bile meseleyi daha anlaşılır kılmaya yetiyor: Son bir yıllık enflasyon TÜFE % 8.53, ÜFE % 9.94. Geçen yıl ikinci vergi dilimi 12.600 TL'den sonra başlıyordu, bu yıl 13.000 TL yapıldı. Yani sadece 400 TL artırıldı. Kısaca enflasyon %10 artarken vergi dilimindeki artış % 3.17 oldu. Bu durum yıllardan beri tekrarlandığı için makas iyice açıldı. Peki 2017'de memur maaşları ne kadar arttı? 3+4 % 7. Görüldüğü gibi vergi dilimi, ne maaş zamlarıyla ne de enflasyonla uyumlu.
Bilindiği gibi Memur-Sen bu adaletsizliği yargıya taşıdı. İnşallah yargı bu meseleyi bir esasa, bir usule bağlar da yıllardır canımıza okuyan vergi dilimi canavarından kurtulmuş oluruz. Yoksa bu gidişle maaşlarımızı vergi alıp götürecek.
Hükümete gelince bu meseleyi yargıya bırakmadan çözmelidir. Yakında ülke referanduma gidecek, halkın önüne sandık konulacak. Vatandaş vereceği oyun hayrını görecek maddî bir karşılık elde etmelidir. Vergi diliminde yapılacak bir iyileştirmenin vatandaşa yansıması olumlu olacaktır. Hükümete duyurulur.
Erol Ermiş
Eğitim-Bir-Sen İstanbul 3 Nolu Şube Başkanı