GENEL

Bursa’da satılık devlet okulu

Bursa'da yap-işlet-devret modeli ile yaptırılan devlet okulları, bir ilan sitesinde 300 milyon lira bedelle satılığa çıkartıldı. Okulu yapan inşaat şirketi, 4 okulun bulunduğu iki binaya mahkemenin tahliye kararını asarak, "Doğacak olan öğrenci ve veli mağduriyetinden sorumlu değiliz" ifadelerine yer verdi.

Abone Ol

Bursa’da devletin kirasını düzenli ödemediği okul binası, bir ilan sitesinde satılığa çıkartıldı. Bursa’nın Osmangazi ilçesinde, bir şirkete, yap-işlet-devret modeli ile yaptırılan devlet okullarının kirası düzenli bir şekilde ödenmeyince mahkeme kararı ile tahliyesine karar verildi.

“AZÎZ NESİN HİKAYESİNE DÖNDÜ”

Eğitim İş Bursa Şubesi Başkanı Yeliz Toy, “Bütçesinin yüzde 80’inden fazlası personel giderlerine gittiği için yatırıma, eğitimin açıklarını kapatmaya yıllardır eğilmeyen Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) eğitimi getirdiği piyasacı nokta, artık bir Aziz Nesin hikayesine dönüşmüştür” dedi.

“EĞİTİMİN GELDİĞİ TRAJİKOMİK NOKTA…”

Yeliz Toy, konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi:

“Bursa Osmangazi’deki Mehmet Zahid Kotku Anadolu İmam Hatip Lisesi’nin, Mehmet Zahid Kotku İmam Hatip Ortaokulu’nun, Demirtaşpaşa Mesleki ve Anadolu Teknik Lisesi’nin ve Mehmet Halit Baki Anadolu Lisesi’nin tıkıştırıldığı 2 okul binasına asılan dev satılık pankartı, eğitimin geldiği trajikomik noktayı gözler önüne sermiştir.

Bir AKP icadı olan yap-işlet-devret modeliyle yapılan bu okul binalarında müteahhidin arazi ve binalara hukuken el koyma hakkına kavuşması sonucu, bu iki bina için bilindik bir ilan sitesine ilan dahi koyulmuştur.”

“250 MİLYON TL’LİK KAMU ZARARI NASIL KARŞILANACAK?”

“Eğitim İş Bursa Şubesi olarak devlet okullarının ilan sitelerine kadar düşmesine yol açan bu rezaletler silsilesini Milli Eğitim Bakanlığı’na soruyoruz” diyen Yeliz Toy şöyle devam etti:

“Devleti yönetenler, 8 yıl önce bir müteahhide gidip buraya okul yapması karşılığında 8 yıl boyunca kendisine kira ödeyip, sonra mal sahibi konumuna gelmeyi vadedecek kadar çaresiz midir?

Ülkenin dört bir köşesine yazlık, kışlık, baharlık saraylar yapılırken, MEB kendi okulunu kendi inşa ettirmeyi, okulun yapıldığı arsa ve binanın mülkiyetini koruma altına almayı beceremeyecek kadar aciz midir?

Onca gerici protokolün maddi yükümlülüğünü üstlenirken kaynak bulan MEB, kiracılığı kabul ettiği bu arazi ve bina için ödemeleri aksattığından hukuken yenilgi almış olmayı nasıl izah edecektir?

Müteahhidin açtığı davada, söz konusu kira anlaşmasının sadece 2 okul için yapıldığı ancak bina ve araziden toplam 4 okulun faydalandığını fesih dayanağı olarak sunması, aynı zamanda okul eksikliği konusunda eğitimin, konuya uzak bir müteahhidin bile isyan edeceği noktaya geldiğini göstermektedir. Buna sebep olan Bakanlık yetkilileri, bu utancı kamuoyuna nasıl açıklayacaktır.”